Fıkıh Tarihinde Talâk Tartışmaları

Stok Kodu:
9786259555973
Boyut:
16x24 cm
Sayfa Sayısı:
360
Basım Yeri:
İSTANBUL
Baskı:
1
Basım Tarihi:
MAYIS2025
Kapak Türü:
Amerikan cilt
Kağıt Türü:
55 gr Hilti
Dili:
Türkçe
Kategori:
%35 indirimli
0,00TL
0,00TL
9786259555973
363112
Fıkıh Tarihinde Talâk Tartışmaları
Fıkıh Tarihinde Talâk Tartışmaları
0.00

Elinizdeki bu kitap fıkıh tarihinde talak tartışmalarını ve bu alandaki
fetvalarda görülen değişimleri ele almaktadır. XX. yüzyılın başlarına
kadar talâkla ilgili fetvalarda dört mezhebin dışına çıkılmamıştır.
Hicri VIII. yüzyılda İbn Teymiyye ve onun görüşlerini sistematik
hale getiren öğrencisi İbn Kayyim’in kanaatleri, bu alana dair sert
tartışmaların yaşanmasına sebep olmuşsa da fetvanın değişmesinde
kayda değer bir etki yaratmamıştır. XIX. yüzyılın son çeyreğinde
Mecelle ile başlayan fıkhın kanunlaştırılması hareketi, HAK ile
devam etmiş, kanunun bazı maddelerinde Hanefî mezhebinin
dışına çıkılması, hatta dört mezhep dışındaki bazı görüşlerden
istifade edilmesi, 1920 tarihli Mısır Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu için
ilham kaynağı olmuştur. İslâm alemindeki ilgili kanunlarının
temelini teşkil eden 1929 tarihli Mısır Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nda
tek defada icra edilen üç talâkın tek sayılması, talâk kastı olmadan
yapılan şartlı talâkın ve yemine yapılan talâkın geçersiz sayılması
gibi meselelerde İbn Teymiyye’nin görüşleri esas alınmıştır. Kanuni
düzenlemeler, resmî fetva kurulları için bağlayıcı olduğundan
Mısırlı müftüler 1929’dan itibaren kanunun hükmüne göre fetva
vermeye başlamışlardır. Böylelikle tarih boyunca icmâa muhalif,
dolayısıyla şaz addedilen bazı görüşler fetvada muteber görülmeye
başlamıştır. Aynı durum ülkemiz için de geçerlidir. XX. Yüzyılın
ilk yarısına kadar konu hakkında Hanefî mezhebinin görüşlerine
muvafık fetva verilirken Ahmed Hamdi Akseki gibi DİB. başkanlığı
da yapmış bazı ilim adamlarının etkisiyle Mısır’dakine benzer bir
değişim gözlenmiştir. Günümüz İslam dünyasında İslâm boşanma
hukukuna dair tartışmalar hala devam etmekte ve ileride de
devam edeceğe benzemektedir. Son dönemlerde özellikle de şefevî
talâkın geçerli sayılmaması ve talâkın ancak mahkeme marifetiyle
icra edilmesi gerektiği etrafında oluşan tartışmalar bu öngörünün
haklılığını göstermektedir.

Elinizdeki bu kitap fıkıh tarihinde talak tartışmalarını ve bu alandaki
fetvalarda görülen değişimleri ele almaktadır. XX. yüzyılın başlarına
kadar talâkla ilgili fetvalarda dört mezhebin dışına çıkılmamıştır.
Hicri VIII. yüzyılda İbn Teymiyye ve onun görüşlerini sistematik
hale getiren öğrencisi İbn Kayyim’in kanaatleri, bu alana dair sert
tartışmaların yaşanmasına sebep olmuşsa da fetvanın değişmesinde
kayda değer bir etki yaratmamıştır. XIX. yüzyılın son çeyreğinde
Mecelle ile başlayan fıkhın kanunlaştırılması hareketi, HAK ile
devam etmiş, kanunun bazı maddelerinde Hanefî mezhebinin
dışına çıkılması, hatta dört mezhep dışındaki bazı görüşlerden
istifade edilmesi, 1920 tarihli Mısır Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu için
ilham kaynağı olmuştur. İslâm alemindeki ilgili kanunlarının
temelini teşkil eden 1929 tarihli Mısır Ahvâl-i Şahsiyye Kanunu’nda
tek defada icra edilen üç talâkın tek sayılması, talâk kastı olmadan
yapılan şartlı talâkın ve yemine yapılan talâkın geçersiz sayılması
gibi meselelerde İbn Teymiyye’nin görüşleri esas alınmıştır. Kanuni
düzenlemeler, resmî fetva kurulları için bağlayıcı olduğundan
Mısırlı müftüler 1929’dan itibaren kanunun hükmüne göre fetva
vermeye başlamışlardır. Böylelikle tarih boyunca icmâa muhalif,
dolayısıyla şaz addedilen bazı görüşler fetvada muteber görülmeye
başlamıştır. Aynı durum ülkemiz için de geçerlidir. XX. Yüzyılın
ilk yarısına kadar konu hakkında Hanefî mezhebinin görüşlerine
muvafık fetva verilirken Ahmed Hamdi Akseki gibi DİB. başkanlığı
da yapmış bazı ilim adamlarının etkisiyle Mısır’dakine benzer bir
değişim gözlenmiştir. Günümüz İslam dünyasında İslâm boşanma
hukukuna dair tartışmalar hala devam etmekte ve ileride de
devam edeceğe benzemektedir. Son dönemlerde özellikle de şefevî
talâkın geçerli sayılmaması ve talâkın ancak mahkeme marifetiyle
icra edilmesi gerektiği etrafında oluşan tartışmalar bu öngörünün
haklılığını göstermektedir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat